CHP İçişlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, Ankara’da servis şoförlüğü yapan Binali Aslan’ın IŞİD bağlantılı kişilerce öldürülmesi olayına ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Bakan, olayın sıradan bir adli vaka olarak görülemeyeceğini belirterek, “Bu bir cinayetten öte, devletin kurumsal güvenlik sisteminin iflasıdır.” ifadelerini kullandı.
Bakan’ın açıklamasına göre, üç çocuk babası Binali Aslan, iş bahanesiyle aracına aldığı bir grup IŞİD’li tarafından öldürüldü.
Cansız bedeni Mersin’de ormanlık alanda bulundu. Katillerin ise Suriye’ye kaçtığı belirlendi.
“480 KİLOMETRE CESETLE YOL ALABİLİYORLARSA, GÜVENLİK ZAFİYETİ VAR”
Murat Bakan, söz konusu 14 kişilik IŞİD bağlantılı ailenin yıllarca Türkiye’de radikal örgütle bağlantılı yaşamasına rağmen hiçbir istihbarat kurumunun radarına girmemiş olmasını eleştirdi:
“Doğuştan Türk vatandaşı olan bu kişiler, bir vatandaşı öldürüp cesediyle 480 kilometre yol alıyor ve Suriye’ye kaçabiliyor. Bu basit bir adli vaka değil, devletin güvenlik sisteminin iflasıdır.” dedi.
“KAÇ IŞİD’Lİ TÜRK VATANDAŞI VAR?”
Bakan açıklamasında, Türkiye içinde ve dışında bulunan IŞİD bağlantılı Türk vatandaşlarının sayısına da dikkat çekti:
“Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olup IŞİD’e katılan, onlarla temasta bulunan kaç kişi var? Kaçı ülkemize döndü, kaçı izleniyor? Devlet bu kişileri hangi sistemle takip ediyor?” diye sordu.
Bakan ayrıca, sığınmacılar arasında benzer radikalleşme eğilimi taşıyan grupların da tespit edilip edilmediğinin açıklanmasını talep etti.
“Tehlike sınırın ötesinde değil, ülke içinde.” diyen Murat Bakan, bu konuda şeffaf bir risk haritası yayınlanması gerektiğini belirtti.
“İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NIN AÇIKLAMASI YETERSİZ”
CHP’li Bakan, İçişleri Bakanlığı’nın olaya dair açıklamasını da yetersiz buldu:
“Bakanlığın açıklaması sadece ‘aile Türk vatandaşıdır’ vurgusuyla sınırlı kaldı. Bu, vatandaşın güvenini değil, kuşkusunu artırdı.” dedi.
Bakan, İçişleri Bakanlığı’na yedi maddelik sorular yöneltti:
Bu aile yıllarca nasıl tespit edilmedi?
Radikalleşme eğilimleri kimlerin bilgisi dahilindeydi?
Kayıp ihbarı alındıktan sonra neden aranan araç prosedürü devreye sokulmadı?
Hatay hattında sınır geçişi nasıl gerçekleşti, kimler görevdeydi?
MİT, Emniyet ve Jandarma arasında bilgi paylaşımı neden sağlanamadı?
Türkiye’de ve yurt dışında kaç IŞİD bağlantılı Türk vatandaşı var?
Radikal eğilimli sığınmacılar hakkında nasıl bir denetim yürütülüyor?
“PROPAGANDA DEĞİL, AÇIKLIK; BAHANE DEĞİL, SORUMLULUK!”
CHP’li Bakan açıklamasının sonunda şu ifadeleri kullandı:
“Bu olayda sadece bir yurttaşımızı değil, devletin yurttaşını koruma inancını da kaybettik. Başta İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya olmak üzere tüm sorumluları açıklama yapmaya çağırıyoruz. Artık Türkiye propaganda değil açıklık, bahane değil sorumluluk beklemektedir.”
02:00
